Her taşın altından Bill Gates çıkıyor!
Bill Gates, hangi taşı kaldırsanız altından çıkmaya devam ediyor! İşte Gates'in yeni "numarası!"
Laboratuvarda üretilen ilk et haberinden sonra, yazılım devleri dünyayı doyurmak amacıyla yapay et üretimine başlamak için sıraya girdi. Google'ın ortaklarından, milyarder Sergey Brin ve Microsoft'un başkanı Bill Gates de, yapay et üretecek çiftlikler kurmak için kolları sıvadı.
Özellikle Bill Gates'in yapay et üretecek çiftliklerin kurulmasını desteklemek konusunda çok heyecanlı olduğu konuşuluyor. Yapay et üretmenin hem dünyayı beslemek için çok uygun bir çözüm olduğuna inanan Bill Gates, hem de gerçek et üretmek için kullanılan kaynakların dünyayı kirletmesinin önüne geçeceğine inanıyor. Gates şimdiden Hampton Farms isminde bir yatırıma girmiş bulunuyor ve yumurta benzeri protein kaynağı yapay besin üretmek için kolları sıvamış.
Gerçek et üretmek için beslenen hayvan sürülerinin metan gazı salınımında büyük payı var ve bu metan dünyanın ısınmasına, kutupların erimesine, dünyanın geri dönülemeyecek bir çevre felaketine yol almasına neden oluyor. Dünyadaki metan salınımının %40 bu çiftliklerden kaynaklanıyor. Ayrıca hayvan sürülerinin ürettiği yoğun karbondioksit de atmosferdeki zehirli karbondioksit salınımının %5'ini oluşturuyor.
Elbette, hayvan yetiştiriciliği için kullanılan geniş toprakların tarıma kazandırılmaması yüzünden, meyze, sebze fiyatlarının artması, bu toprakların sulanması ve bakımı için de harcanan kaynakların dünya ekonomisini olumsuz etkilediği düşünülüyor.
Google'ın ortaklarından Sergey Brin de, yapay et üretilmesi için yaptığı yatırımla, bu teknolojinin peşinde koşan diğer yazılımcı. Hatta, laboratuvarda et üretilmesi için yaptığı yatırım geçtiğimiz günlerde sonuç verdi ve bütün dünyada laboratuvarda üretilmiş ilk etin pişirilerek yenilmesine tanık oldu.
Elbette tüm bunların ötesinde, eti için beslenen hayvanların yaşam koşulları ve öldürülmeleri de insanların giderek artan tepkisine yol açıyor. Büyük hayvan çiftliklerinin durumunu ve burada büyüyen hayvanların yaşam ve ölüm şartlarını görenlerin hızla vejateryanlığı tercih etmesi de şaşırtıcı değil.