Hades İnceleme: Sıcak Yeraltından Serin Olympos Dağına!

Sabırlı bir insan mısınız? Başarıya giden yolda sık sık darbe alıp dibe vurdukça bıkmadan tekrar herşeye sıfırdan başlamaktan yorulmuyor musunuz? Bunlar iyi meziyetler elbette. Bu özelliklere sahipseniz tebrik ederiz, Hades oynamak için de hazırsınız demektir :) Evet, son zamanların en çok beklenen oyunlarından birinden bahsediyoruz. Yine ölmelere doyamayacağınız rogue-like türünde bir oyun olan Hades, SuperGiant'ın piyasaya sürme konusunda bizleri 1.5 yıldır süründürdüğü en yeni oyunu. Zamanında yine adından çok söz ettiren Bastian'ın da yapımcısı olan Supergiant Games'in elinden çıkan bu oyun için tam bir ustalık eseri desek sanırım yanlış olmaz.

Hades'i bir dönemin gençliği, Selena isimli "muhteşem" yerli fantastik dizideki kötü karakter olarak tanıyor olsa da aslında Yunan mitolojisinde ölülere hükmeden yeraltı tanrısıdır. Zeus, kardeşleri arasında yeryüzünün hâkimiyetini paylaşırken kendine gökyüzünü, Poseidon'a denizleri verirken Hades'e de yeraltını layık görmüştür. Hades, Tartarus'da oğlu Zagreus ile birlikte yaşamaktadır. Ancak Zagreus artık Tartarus'tan bıkmış ve her ne kadar babası karşı çıksa da Olympus dağına ulaşarak diğer tanrılar ile birlikte yaşamak istemektedir. Hades ise nasılsa Tartarus'tan kaçabilen olmadığı için oğluna engel olmaz ve Zagreus'un kaçış macerası başlar. Hem de her seferinde en baştan!

Rogue-like'tan çok rogue-lite gibi bir oyun

Hades, Diablo benzeri izometrik kamera açısına sahip rogue-like türünde bir oyun. Yeri gelmişken belirtelim; normalde rogue-like oyunlarını çok fazla sevdiğimizi söyleyemeyiz. Öldükçe dönüp dönüp aynı görünen yerleri oynamak için herkesin yeterli sabrı olmayabilir. Ancak Hades öyle değil. Bu oyunda Tartarus'tan başlayan ve Olympus dağına kadar uzanan macerada her kapının arkasındaki oda ve içindeki düşmanlar rastgele oluşturuluyor. Yani en başa dönüyor olsak bile her seferinde bizi bambaşka bir deneyim bekliyor. Üstelik her şeyimizi de kaybetmiyoruz. Daha güçlü silahları açmak için bulduğumuz anahtarlar ve karakter gelişimi için topladığımız darkness malzemesi yanımıza kar kalıyor. Böylece yeni denememizde daha güçlü şekilde oyuna başlamış oluyoruz ve her seferinde biraz daha fazla ilerleyebiliyoruz. Ne demişler "Öldürmeyen Underworld güçlendirir" :P

Öldürmeyen Underworld güçlendirir!

Oyun'a ilk başladığımız ve öldüğümüzde geri döndüğümüz yer aslında Hades'in taht odası. Burada etraftaki karakterlerle konuşarak çeşitli bilgiler alıp hikayeyi ilerletebiliyoruz. Bazen de bu karakterler kaçışımıza yardımcı olacak yetenek ve silahlar da sağlayabiliyorlar. Elbette her geri dönüşümüzde hikaye de ilerliyor ve yeni karakterlerle tanışıyoruz. Sağ taraftan ilerlediğimiz zaman karakterimiz Zagreus'un odasına erişiyoruz. Buradaki Mirror of Night oldukça önemli. Bu ayna sayesinde topladığımız darkness'ları Zagreus'un pasif özelliklerini güçlendirmek için kullanabiliyoruz. Odadaki yatakta ise her zaman dinlenmenize izin verilmiyor ama siz denemeye devam edin. İlerleyen zamanda hikaye ile ilgili büyük bir gelişmeyi bu şekilde öğreneceğiniz ipucunu da buraya bırakayım ;)

Silah odamızda anahtarları kullanarak kilitlerini açtığımız altı adet silah yer alıyor. Oyun tek bir silah seçip ona bağlı kalmanızı engellemek için çok başarılı bir mekaniğe sahip. Eğer bir silahı uzun süre kullanmazsanız etrafından darkness yaymaya başlıyor. Bu şekilde o silahı kullanırsanız savaşırken daha fazla darkness elde edebiliyorsunuz. Bu da sizi farklı silahları kullanmaya teşvik ediyor. Silahların solundaki dolapta ise üzerimizde taşıdığımız sürece bize farklı özellikler veren keepsakes adı verilen nesneler bulunuyor. Oyun içinde bulabileceğiniz bu nesneler ile örneğin öldüğünüzde bir defaya mahsus geri dönmeden devam etmeniz mümkün olabiliyor. Bu keepsake'leri ise oyun boyunca konuştuğumuz NPC'lere verdiğimiz hediyeler karşılığında alabiliyoruz. Yani demem o ki cebinizde akrep olmasın.

Olympos tanrılarının dikkatini çekiyoruz

Kaçış çabamızdan bir süre sonra Olympos tanrılarının da haberi oluyor ve bize yardım etmeye başlıyorlar. Zaman zaman Zeus, Artemis ve Afrodit'in bizlere tesadüfi olarak sunduğu Boon adı verilen özel yetenekler de oluyor. Her bir tanrı bu yetenekleri sunarken üç seçenek sunuyor ve dövüş stilimize göre bir tanesini seçebiliyoruz.  Bu yetenekler, saldırılardan kaçma (Dash), uzun mesafeli saldırılar (Cast) ve saldırı (Attack) gücümüzü etkiliyor. Bu yetenekler elbette kalıcı değil ve ilk öldüğümüzde kaybediyoruz. Oyunda her kapının arkasında tesadüfi olarak oluşturulan odaları temizleyerek ilerliyoruz. Bir oda temizlendikten sonra oyun bize bir ya da iki kapı seçeneği daha sunuyor. Bu kapıların üzerinde ise bir sonraki odayı temizlememiz durumunda alacağımız ödülü görebiliyoruz. Belirli bir sayıda odayı temizledikten sonra bir üst kata çıkmaya hak kazanıyoruz. Tabii ki öncelikle boss'lardan kurtulmak gerekiyor.

Sonuç

Son dönemde, otoritelerden 90 üstü puan alan kaliteli yapımların arka arkaya eklendiği Xbox Game Pass ile ücretsiz olarak oynayabileceğiniz oyunlardan biri olan Hades'i biz Xbox Series S üzerinde oynadık. Görsel olarak tipik Supergiant tarzını yansıtan oyun; çizimleri, renk paleti ve animasyonları ile önceki oyunlarının üzerine çıkmayı başarıyor. 4k/60fps ile performans konusunda da en ufak bir sorun yaşamadık. Tüm diyalogların seslendirilmiş olması bir yana mükemmel müziklerinin de uzun süre akılda kalacağına eminim. Tekrar etmem gerekirse rogue-like türünden şimdiye kadar çekinmiş olsanız bile mutlaka Hades'e bir şans verin derim. Son dönemlerde 90'ın üzerinde puan verdiğimiz sayılı oyunlardan. Üstelik Xbox Game Pass ile tamamen ücretsiz olduğu için de nasılsa kaybedecek bir şeyiniz de yok :)

95

Yapım                  Supergiant Games
Dağıtım               Supergiant Games
Platform             Xbox One, Xbox Series S/X, PC, Switch, PS4, P5
Tür                       Aksiyon, Roguelike
Web                     supergiantgames.com/games/hades/