Eylül ayında donanım dünyasında neler oldu?
CHIP Test merkezi koordinatörü Şahin Ekşioğlu yazıyor: Geçen ay donanım dünyasında neler oldu?
AMD son zamanlarda iyi işler yapıyor. Özellikle anakart yongaseti ve ATI Radeon tarafında firma şahlanmış durumda. Uzun zamandan beri ilk defa ATI markasını nVidia'nın bu kadar önünde gördüm.
Firma'nın 4000 serisi GPU'ları performans açısından dikkat çekici olması bir yana fiyat/performans konusunda da ekran kartı pazarında standartları yeniden belirleyerek en büyük rakip nVidia'yı köşeye sıkıştırdı. Bu arada nVidia'nın bazı dizüstü PC'lerde kullanılan yongalarındaki ısınma sorunu yüzünden ciddi bir maddi kaybı da söz konusu.
Tekrar AMD'ye dönersek firma, 790G yongaseti ile şu sıralar epey beğeni topluyor. Zaten başarılı olan önceki yongaseti 690G ile bunun temelleri atılmıştı. 790G'de bulunan dahili ATI Radeon HD 3300 grafik birimi (ve Hybrid CrossFireX desteği), HD video hızlandırması ve HDMI çıkışı gibi özellikler, bu yongasetini özellikle "arada bir" oyun oynayan kullanıcılar için biçilmiş kaftan haline getiriyor.
7 Eylül | Nehalem Anakartlar gelmeye başladı
Henüz Intel Core i7 CPU ortada yoksa da anakartları sökün etmeye başladı bile. Gigabyte'ın GA-X58-DS4 modeli, X58 yongaseti, dahili su soğutma desteği, DDR3 1900/1600/1333/1066/800 desteği, 6 adet bellek yuvası, üç kanal bellek desteği, 4 adet PCI-E slotu (2x PCI-E 16x ya da 4x PCI-E 8x), 2xGbit Ethernet gibi özelliklerle donatılmış.
Intel Core i7 işlemcileri merakla bekliyoruz.
10 Eylül | DSLR'larda artan ÖTV sorunu
Eğer DSLR makine almaya niyetliyseniz kolayca fark edeceğiniz üzere Amerika ve Avrupa fiyatlarıyla Türkiye fiyatları arasında ciddi bir fark var. Artırılan ÖTV ile bu fark daha da fazla oldu.
Büyük bir distribütörün yöneticisi, şu ana kadar ülkemizde yasal yoldan satılan dijital fotoğraf makinelerinin, toplamın yaklaşık %66'sını oluşturduğunu, kalan kesimin yurtdışından bireysel olarak alınan ya da bavul ticaretiyle gelen makineler olduğunu belirtti ve vergi artışının yasal satışı düşüreceğini vurguladı. Ben de aynı fikirdeyim. Nitekim geçen ay bir DSLR aldım. Sık sık yurtdışına gittiğim için ABD'den alışveriş yapma şansım var ve internette gördüğüm, ülkemizdekinin neredeyse yarısı fiyatlar beni cezp etmek üzereydi. Fakat garanti konusu kafama takılıyordu.
Öte yandan diğer bir alternatif olarak "bazı pasajlarda" spot garantiyle (üretici değil satıcının bireysel garantisi) satın alma fikri de fena değildi. Zira spot garanti fiyatıyla ABD fiyatı neredeyse aynıydı. Distribütör garantili fiyatlar o kadar isyan ettiriciydi ki makineyi Türkiye'den almak aklıma gelmiyordu bile. Derken mağazaların birinde tesadüfen almak istediğim modelde kısa süreli bir indirime rastladım ve düşünmeden makineyi satın aldım. Evet yine de daha fazla ödedim ama peşin fiyatına 5 taksitle ödeyeceğim ve garanti konusunda içim rahat.
15 Eylül | GPS'li HD Videolu DSLR
Canon ve Nikon arasında yıllardır sürüp giden savaş izlenmeye değer. Bu iki dev üretici aslında tam anlamıyla karşı karşıya gelmemek için genelde birebir özellikte makineler üretmiyor. Dolayısıyla kullanıcılar çoğunlukla satın alma sırasında sadece marka değil bazı özellikleri de seçmiş oluyor. Bu durum doğal olarak zaman içinde iki markanın kendi fanatik kitlesini oluşturduğu için zaman zaman forumlarda karşılaştığım tartışmaları izlemek, hem eğlenceli hem de bilgilendirici oluyor.
DSLR dünyası Photokina 2008 fuarının da etkisiyle son zamanlarda oldukça hareketlendi. Nikon, erken davranıp D90 (Gövde ve objektif ABD fiyatı 1299 dolar) ile ilk video çekebilen SLR'ı üreterek tarihe geçmiş oldu. 12.3 Megapiksel çözünürlüklü D90, 720p (24 sn/kare, mono ses) video çekebiliyor ve örnek videoların kalitesi tek kelimeyle muhteşem.
16 Eylül | Microsoft'un Blue Track'i
Microsoft tarafından davet edildiğim ABD - Redmond'da gerçekleştirilen yeni ürün lansmanında gördüğüm fare ve klavyeler firmanın bu alandaki iddiasını devam ettirecek kadar iyi. Yeni ürün gamında özellikle oyun tutkunlarını hedefleyen firma, daha geniş bir ışınım yüzeyine sahip olan Blue Track teknolojisini de gün yüzüne çıkardı.
Bu teknolojiyi kullanan fareler her yüzeyde yoğun bir hassaslıkla çalışabiliyor. Etkinlikte ilgimi çeken ürnlerin başında gelen ve kapaklı telefonları andıran (benzer şekilde ktlanabilen) çok özel bir fare tasarımı olan Arc Mouse oldukça ilginçti. Etkinlik için gittiğimiz Microsoft'un merkezi Redmond'da Microsoft Türkiye'de de uzun süre çalışmış olan ve şu anda Redmond'da, Microsoft Uluslararasi Pazarlama ve İş Gelistirme Müdürü olarak çalışan Murat Onuk'la uzun ve keyifli bir sohbetimiz oldu. Sohbet sırasında Redmond'daki Microsoft'un beyni diyebileceğimiz kampusta 250'den fazla Türk'ün çalıştığını öğrendim.
17 Eylül | Canon'un cevabı
Canon tabii ki video konusunda Nikon'u yalnız bırakmadı. Firma, D90 sınıfında çıkardığı ve büyük beğeni toplayan 15 Megapiksel çözünürlüklü 50D modelinde (Sadece gövde ABD fiyatı 1299 dolar) değilse de üst sınıfta duyurduğu full frame, 21 Megapiksel çözünürlüklü 5D Mark II (Sadece gövde ABD fiyatı 2699 dolar) modeliyle HD video özelliği sunuyor. Hem de 1920 x 1080 çözünürlükte, 30 kare/sn!
Aslında çoğu fotoğrafçı, giriş seviyesi kullanıcıların sevdiği fotoğraf makinesiyle video çekme olayının SLR sınıfta olmasını anlamsız buluyorsa da video kalitesini görünce fikir değiştiriyor. Zira DSLR makinelerin donanım özelliklerini iyi kullanabilirseniz gayet sinematografik filmler çekmek mümkün. Bunun temelinde DSLR'lardaki odak uzaklığını manipüle ederek zengin alan derinliği ve Japoncada bulanıklık anlamına gelen Bokeh (netlik dışı kalan bölümlerdeki bulanıklık - özellikle arkaplan) efektleri yaratmanın mümkün olması var.
19 Eylül | 25 Megapiksel DSLR
Sony, Minolta'dan aldığı Ar-Ge ve teknoloji bilgisiyle DSLR pazarına adım attığından beri oldukça istikrarlı gidiyor. Canon ve Nikon'u şu anda ciddi oranda sıkıştıramasa da yakın gelecekte zirvedeki rekabete hareket getirecek bir üretici varsa bu kesinlikle Sony olacaktır. Firmanın Alpha serisine eklediği son ürün olan 25.6 Megapiksel çözünürlüklü A900 (Sadece gövde ABD fiyatı 2999 dolar), full frame, sınıfındaki en yüksek çözünürlük, gövdede IS (imaj sabitleme), çift işlemci ve 5 kare/sn çekim gibi inanılmaz özelliklerle donatılmış.
Canon ve Nikon makinelerdeki en büyük dezavantaj kuşkusuz imaj sabitleme özelliğinin gövdede değil (nispeten pahalı) objektiflerde olması. SLR makinelerde objektiflerin bazen gövdeden daha önemli olabildiği dikkate alınırsa her objektif başına IS için fazladan para ödemek hiç de hoş değil.
Sony, Pentax, Olympus ve Samsung gibi üreticilerin en büyük avantajıysa IS'nin gövdede olması. Canon ve Nikon, objektifleri IS'li ve IS'siz versiyonlar olarak sattığı için yakın gelecekte IS'yi gövdeye entegre etmeyeceklerdir. Tabii uzun vadede rekabet şartları bu durumu değiştirebilir. IS oldukça önemli bir özellik ve pratikteki sonuçları inanılmaz derecede etkileyebiliyor (özellikle düşük ışıkta ve yüksek zumda).