Einstein'a göre, Einstein'ın "en büyük hatası" neydi? Peki bu, gerçekten büyük bir hata mıydı?
Einstein'ın biler "en büyük hatam" dediği teori, bugün geldiğimiz noktada o kadar da büyük bir hata olmayabilir.
Albert Einstein çoğunlukla muazzam dehası ile tanınıyor olsa da, o bile diğer insanlar gibi nitelikleri ve kusurları olan bir kişiydi ve her insan gibi o da hatalar yaptı. Büyük fizikçinin, kendisinin de kabul ettiği en büyük bilimsel hatası ise, bugün aklımıza gelecek bir hata olmayabilir. Einstein’ın, kendi deyimiyle en büyük hatası, evrenin hareketsiz kalmasını istemekti.
Bu konuda yanılmış olsa da, dünya görüşü onu denklemlerini düzeltmeye itti. Yine de, bu düzeltme, insanlığın kozmosu anlamasına yardımcı olmak için tekrar karşımıza çıktı. 1915’te Einstein, özel görelilik kuramının sınırlarını aşarak genel görelilik kuramını yayınladı.
Bu, her şeyi kapsayan bir yerçekimi teorisi haline geldi ve sadece bizim evrenimizi değil, bizimkinden çok farklı evrenleri de açıklıyor. Ancak evrenimiz için hazırladığı yerçekimi tanımında, en azından kendi görüşüne göre bir sorun vardı. O zamanlar Einstein ve bilim insanlarının çoğu, evrenin durağan olduğuna inanıyorlardı: Her zaman böyleydi ve büyük ölçekte hiç değişmemişti. Samanyolu her zaman olduğu gibi varlığını sürdürmüştü ve hiçbir şey bunu değiştirmeyecekti.
Ama küçük galaksimizi ölümsüz kılmak için sayıları bir araya getirdiğinizde, tuhaf bir sonuç ortaya çıkıyor. Her şey aynı noktada sona eriyor, bir kara deliğe dönüşüyor, bu da denklemlerden gelen ama gözlemlenmemiş bir şey. Samanyolu çökmüyor, bu yüzden felsefi çatışmayı çözmek için Einstein denkleme fazladan bir parametre ekledi: Kozmolojik sabit.
Kozmolojik sabit nedir?
Bu kozmolojik sabitin, her şeyin bir tekilliğe dönüşmediği gerçeğinden başka hiçbir gözlemsel gerekçesi yoktu. Ancak bir şeyi gözlemlemeden önce varlığını önermek fizikte duyulmamış bir şey değil.
Yani, var olmayabilecek bir şeye bağlı fiziksel bir parametre uydurduğunuzda yapılacak en iyi şey önerilere ve düzeltmelere açık olmak olabilir. Ancak Einstein, kendisine bu konuda meydan okunduğunda oldukça alınganlaşıyordu. Her zaman yanlış bir şekilde eleştiren ve çoğu zaman aşağılayan bilim insanları, hem Einstein’ın kendi teorisinin hem de gözlemlerinin bu fikirle çelişmeye başladığını gösterdi. Yirmi yıl içinde, fikir birliği ezici bir çoğunlukla ona karşıydı, bu yüzden kozmolojik sabiti “en büyük hatası” olarak adlandırarak terk etmeye karar verdi.
Ancak hikaye burada sona ermiyor ve son bir sürpriz yaşanıyor. 1998’de gökbilimciler, evrenin genişlemesinin hızlandığını keşfettiler. Gizemli görünmez itişe karanlık enerji adı verildi. Ve hikayenin buraya gelmesinden dolayı genel görelilik denkleminde onu tanımlamanın şu anki en iyi yolunu tahmin edebilirsiniz: Bir kozmolojik sabit! Bu yeni kozmolojik sabit Einstein’ın kullandığı sabit ile aynı olmasa da, yine de bir sabit olduğu gerçeği değişmiyor.
Belki karanlık enerji gelecekte durumu ve denklemleri değiştirebilir, ancak Einstein’ın en büyük hatası, hataların keşifler için bir kapı olduğu düşüncesini gerçekten somutlaştırıyor.