Dünya'nın ilk web kamerası, aslında bir kahve makinesini takip etmek için 1991 yılında kullanıldı

Web kameraları ve internet üzerinden yapılan canlı yayınlar artık hayatımızın bir gerçeği. Peki ama ilk web kamerası ile yapılan ilk yayının 10 yıl boyunca çekilen bir kahve makinesine ait olduğu hiç aklınıza gelir miydi?

Küresel salgın ile beraber hemen herkesin ilgi alanına giren web kameraları, oyun seansları, uzaktan iş görüşmeleri ve diğer pek çok farklı amaç için kullanılıyor olsa da, ilk kullanımı çok daha ilginç bir şekilde kahveye odaklanıyordu.

İlk web kamerası canlı yayını, aslında bir nevi tesadüf sonucunda ortaya çıktı. “Truva Odası Demliği” olarak adlandırılan ilk görüntüler, adından da tahmin edebileceğiniz gibi bir kahve demliğinin canlı yayınıydı ve başlangıçta çevrimiçi bile değildi.

Kahve demliği kamerasını araştırmacı arkadaşı Paul Jardetzky ile birlikte hayata geçiren bilgisayar bilimcisi Quentin Stafford-Fraser, “her şey, World Wide Web’in CERN’in gözünde bir parıltıdan ibaret olduğu 1991 yılının karanlık günlerinde başladı” diye yazıyor.

1995 yılında kahve demliğiyle ilgili biyografisinde şunları söylüyor: “Bilgisayar Laboratuvarı’nın Truva Odası olarak bilinen bir bölümünde ATM ağları üzerinde çalışıyordum. İlgili araştırmalara katılan yaklaşık on beş kişiydik ve fakir, yoksul akademisyenler olduğumuz için yalnızca ortak bir filtre kahve makinemiz vardı ve o da Truva Odası’nın hemen dışındaki koridorda duruyordu.”

Ancak bulundukları akademik dünyada çalışanlar için kahve adeta bir can damarı olduğu için bu bir sorundu. Tüm bir departman için tek bir kap olduğunda, bazı kişilerin kahvesiz kalması kaçınılmazdı.

Stafford-Fraser, “bazıları binanın diğer kısımlarında yaşıyordu ve demliğe ulaşmak için birkaç kat merdiven çıkmak zorunda kalıyorlardı” diyor ve devam ediyor: “Truva Odası’nın bütün gece çalışanlar kahveyi bitirdiği için bu, çoğu zaman sonuçsuz kalan bir yolculuk oluyordu."

Müdahale olmazsa bilgisayar biliminin tüm geleceğinin zarar görebileceğini fark ettiler ve böylece XCoffee programı doğdu.

Xcoffee, buna benzer görüntüleri gönderiyordu.

Stafford-Fraser, “kahve standına bir kamera yerleştirdik, koridordaki kahve makinesine doğrulttuk ve yerin altındaki kabloları Truva Odası’ndaki çerçeve yakalayıcıya kadar götürdük” diye anlatıyor ve devam ediyor: “Jardetzky daha sonra bu makinede çalışan ve her birkaç saniyede bir çeşitli çözünürlüklerde demliğin görüntülerini çeken bir ‘sunucu’ programı yazdı ve ben de herkesin çalıştırabileceği ve ekranın köşesinde makinenin simge boyutunda bir görüntüsünü gösteren, sunucuya bağlanan bir ‘istemci’ programı yazdım.”

Truva Odası Demliği internetle buluşuyor

Ancak Truva Odası Demliği, Kasım 1993’e kadar gerçek anlamda internet tarihindeki yerini almadı. O tarihte, Cambridge’in dahili sunucularına bağlı olmayan ve bu nedenle XCoffee’yi çalıştıramayan, kafeine aç bir başka bilgisayar bilimcisi olan Martyn Johnson, öncü programı ilk kez çevrimiçi hale getirdi.

2012’de BBC ile yaptığı görüşmede “yakalanan görüntülerin etrafında küçük bir komut satırı oluşturdum” dedi ve ekledi: “İlk sürüm büyük ihtimalle sadece 12 kod satırından oluşuyordu, muhtemelen daha azdı; ve sadece istemciye her istendiğinde en son görüntüyü kopyalıyordu.”

Stafford-Fraser’ın söylediğine göre kahve demliğinin fotoğrafı dakikada sadece üç kere güncelleniyordu ancak zaten yavaş dolduğu için bu güncelleme sıklığı fazlasıyla yeterliydi. Ayrıca görüntüler siyah gri tonlamadaydı ama kahve de benzer tonlarda olduğu için bu da bir sıkıntı oluşturmuyordu. Truva Odası Kahve Demliği 90’ların başında viral hale geldi ve dünyanın dört bir yanındaki meraklılar Cambridge araştırmacılarının kafein rezervlerinin durumunu kontrol etmek için bağlantı kurdular.

Ne yazık ki demliğin ve yayının şöhreti çok uzun sürmedi. Eğer bugün yayına bağlanmaya kalkarsanız, web kamerasının artık yayın yapmadığını belirten bir özür notuyla karşılaşıyorsunuz. Tarihi programın son görüntüsü 22 Ağustos 2001 Çarşamba günü 09:54 UTC’de gönderildi.

Bu yayının sonlandırılması da yaratılması kadar pratik sebeplerden kaynaklanıyordu. Johnson, BBC ile yaptığı görüşmede “yazılım tamamen sürdürülemez hale geliyordu” dedi ve ekledi: “Araştırma yazılımı her zaman en yüksek kalitede olmuyor ve biz sadece onu destekleyen makineleri atmak istedik.”

Artık aktif hizmette olmayan Truva Odası Demliği, çevrimiçi bir açık artırma ile satıldı ve Bilgisayar Bilimleri departmanı araştırmacılarına 3.350 sterlin gibi etkileyici bir kazanç sağlandı.

Sonraki Haber

Forum