Covid-19'u Atlatanların Bile, Bu Ciddi Sorunu Yaşayabileceği Ortaya Çıktı
Araştırmalara göre COVID-19 geçirip iyileşenlerin ciddi bir kısmı, iyileşme sonrasında ciddi biçimde "bilinç bulanıklığı" yaşıyor.
Salgın devam ederken, Covid-19'un sadece
öksürük ve ateşten daha fazlası olduğu ve hastalık
atlatıldıktan sonra da geniş bir semptom grubunun varlığını
koruyabildiği giderek daha net bir hale geliyor. Nefes
darlığından baş ağrısına kadar pek çok semptomun yer
aldığı bu sorun silsilesi arasında, görünene göre ciddi miktarda
kişi de Covid-19'dan iyileşmelerinin ardından "bilinç
bulanıklığı" hissini yaşamaya devam ediyor.
Henüz bu deneyimin ne kadar yaygın olduğunu söylemek için çok erken olsa da, yapılan bazı vaka çalışmalarından anlaşılana göre şaşırtıcı miktarda yaygın olabilir. Yapılan bir araştırma, Covid-19 sebebiyle hastaneye kaldırılan 120 kişiye, hastaneye yatırılmalarının ardından geçen 100 gün içerisinde nasıl hissettiklerini sordu ve iyileşen hastaların yarısından fazlası yorgun hissettiklerini, üçte birinden fazlası da hafıza kaybı yaşadıklarını söyledi. Yakın zaman önce Güney Kore'de düzenlenen bir ön çalışma da iyileşmiş 65 Covid-19 hastasını ankete tabi tuttu ve %91,1'inin en az bir yan etkiden, genellikle yorgunluk ve hemen sonrasında konsantrasyon eksikliği veya "bilinç bulanıklığı"ndan etkilendiklerini buldu.
Bilinç bulanıklığını anlamanın zorluğunun bir kısmı, kişileri farklı şekillerde etkileyebiliyor olması. Ancak bu problem genel olarak yorgunluk, moral bozukluğu, hafıza kaybı, kafa karışıklığı ve konsantrasyon zorluklarını içerek halsizlik hissi olarak tanımlanıyor. Bu sıra dışı durumu yaşayan kişiler tarafından açıklandığı üzere bu durum, günlük yaşamları ve sağlıkları üzerinde oldukça etkili olabiliyor.
Ancak Covid-19'un pek çok uzun süreli etkisi gibi bilinç
bulanıklığı da şimdilik bilim insanları için bir gizem
olmaya devam ediyor. Bazıları bu durumun virüs-sonrası
halsizlik sendromu ile benzer olabileceğini öneriyor. Diğer pek çok
kötü enfeksiyondan iyileşen kişiler genellikle haftalar ve hatta
aylar süren aşırı halsizlik durumlarından bahsediyorlar ve bunun,
neredeyse vücudun zor bir savaşı kazandıktan sonra kendini toplama
çabası olarak yorumlanması mümkün. Ancak bu durum muhtemel bir
şüpheli gibi gözükse de, virüs-sonrası halsizlik sendromunun
araştırmacıların tümü tarafından kabul edilmeyen ve hatta tam
olarak anlaşılmayan bazı noktaları da bulunuyor ve bu yüzden
Covid-19 ile beraber yorumlanmasına da tartışmalı olarak
bakılıyor.
Diğerleri ise bilinç bulanıklığı gizeminin çok daha derin olabileceğini söylüyor. Covid-19, SARS-CoV-2'nin beyin-kan duvarını aşarak ve nöronları enfekte ederek beyne hasar verebilmesi ile sıra dışı olması söz konusu. Belki de bazı araştırmacıların düşündüğü gibi halsizlik ve hafıza kaybı semptomları, beyin dokularındaki hasar, şişme ve iltihap ile ilgili olabilir.
Hatta bu ayın başlarında yayımlanan bir araştırma, Covid-19 sonrası devam eden bilinç bulanıklığı ve diğer nörolojik semptomların travma-sonrası stres sendromu (PTSD) kaynaklı olabileceğini önermekteydi. Daha önceki SARS ve MERS virüsleri salgınlarından alınan veriler incelendi ve hayatta kalanların PTSD için daha yüksek risk altında oldukları bulundu. Bu da Covid-19 sonrası hayatta kalanların yaşadığı kalıcı algısal ve duygusal zorlukların cevabının burada gizli olabileceğini önermelerine sebep oldu.
Sebep şimdilik belirli değil. Ancak bilinç bulanıklığı ile mücadele veren kişiler, bu semptomun ve diğer uzun süreli Covid etkilerinin hem tıp dünyası hem de toplum tarafından tanınmasının önemli olduğunun altını çiziyorlar.