Çalışanlardan, Facebook'u Koronavirüs Konusunda Eleştiren Sert Mektup
Facebook içerik moderatörleri, sosyal ağ devinin, Koronavirüs salgını konusunda kendilerini "bilerek" riske attığını iddia eden sert bir mektup yayınladı.
Bir Facebook moderatörleri grubu, Çarşamba günü
yayınlanan bir açık mektupta firmanın salgının ortasında ofise geri
dönmelerini isteyerek kendilerini ve ailelerini riske attığını
iddia etti. İçerik inceleyicilerinin söylediğine göre doktordan
belge almış çalışanlar ofise gitmeye zorunlu değilken, ailesinde
yüksek risk grubunda kişiler bulunan çalışanlara aynı imkan
sunulmuyor ve ofise gelmeye zorlanıyorlar.
Mektupta, birkaç ofiste birden fazla COVID-19 vakası yaşandığını, çalışanların Facebook yönetiminden ve Accenture ve CPL gibi taşeron firmaların yönetimlerinden koruma istediklerini ancak bunu elde edemedikleri için son seçenek olarak mektubu yayınlamak zorunda kaldıkları belirtiliyor.
Mektubun yazarlarının söylediğine göre Facebook'un moderatörleri tekrar ofise çağırmasının sebebi, firmanın AI tabanlı moderasyonunun gerçekten etkili olmaktan "yıllarca uzakta kalması". Facebook'un kamuyu bilgilendirmeden devasa bir otomatik içerik moderasyonu deneyi başlattığının belirtildiği mektupta, bu otomasyonun önemli konuşmalar gibi içerikleri filtrelerken kendine zarar verme gibi riskli içerikleri tuttuğu söyleniyor. Facebook'un algoritmalarının gerekli noktaya gelmesinin yıllar süreceğinin açık olduğu da birkaç kez vurgulanıyor.
Ayrıca mektupta, Koronavirüs salgını öncesinde de bulunan, moderatörler için akıl sağlığı desteği ve tam zamanlı çalışanlar olarak değil sözleşmeli çalışan olarak görülmeleri gibi bazı sorunlara da dikkat çekiliyor. Moderatörlerin Facebook ve kendilerini işe alan anlaşmalı firmalardan isteklerinin arasında ise tehlike ödemesi, evden çalışma için daha fazla esneklik ve daha iyi psikolojik destek erişimi bulunuyor.
FacebooK'tan Eleştirilere Cevap Geldi
Mektuba cevap veren bir Facebook sözcüsünün yaptığı açıklamada
ise içerik inceleyicilerinin çalışmalarına değer verildiği ve
sağlık ve güvenliklerinin ön planda tutulduğu söyleniyor. Firma
içerisinde açık bir diyaloğun olması gerektiğine inandıkları
belirtilen açıklamada, bu görüşmelerin dürüst olması gerektiği de
vurgulanıyor: "Bahsi geçen 15.000 küresel içerik
inceleyicilerinin büyük çoğunluğu evden çalışıyordu ve salgın
süresince evden çalışmaya devam edecekler. Tamamı sağlık
hizmetlerine ve kişisel refah kaynaklarına işe girmelerinin ilk
gününden itibaren sahipler ve Facebook, tüm ofis içi çalışmalar
için tesislerinde sağlık rehberlerinin ötesinde önlem
aldı."
Mektupta Koronavirüs salgınının Facebook'un devasa içerik moderasyonu çalışmasını nasıl karmaşıklaştırdığı da anlatılıyor. Firma, Mart ayında salgının başlangıcında yaptığı uyarıda insan moderatörlerin çoğunun evden çalışması sebebiyle daha fazla otomasyon kullanacağını söylemişti. Ancak firma AI sistemlerinin gelişmelerini sıklıkla duyursa da, otomatik moderasyon sonucunda pek çok sorun da yaşandı.
Aynı zamanda sosyal ağın içerik moderasyonu ekibinin büyük bir kısmını oluşturan sözleşmeli çalışanlar uzun süredir firmanın kendilerini korumak için yeterince çaba göstermediğini söylemekteydi. Pek çoğu günlerini yanlış bilgiler, görsel şiddet ve diğer korkunç içerikleri inceleyerek geçiren moderatörler, firmanın düşük ücretleri ve yetersiz akıl sağlığı desteğini eleştirmekteydi. Facebook, çalışmaları yüzünden PTSD geçirdiklerini söyleyen moderatörler adına açılan toplu davada Mayıs ayında 52 milyon dolar ödeme yapmıştı.