İnsanlar ve büyük hayvanlar gibi, böcekler de acıyı hissedebiliyor mu?

Artan sayıda bilimsel kanıt, böceklerin acıyı hissedip hissedemediği sorusuna cevap veriyor.

Her yıl en az bir trilyon böcek, yiyecek ve hayvan yemi elde etmek için öldürülüyor. Rutin öldürme yöntemleri aşırı sıcak ve soğuğu içeriyor ve ardından genellikle açlık geliyor. Karşılaştırıldığında, her yıl "yalnızca" yaklaşık 79 milyar memeli ve kuş, benzeri amaçlar için katlediliyor.

Öldürme süreçlerinin, genellikle hayvanlara acı verici olmaması üzerine kurgulanıyor. Ancak 300'den fazla bilimsel araştırmayı inceleyerek yapılan yeni bir çalışma, en azından bazı böceklerin acı hissettiğine dair kanıtlar olduğunu gösteriyor. Bu kapsamın dışında kalan böcekler de, henüz üzerlerinde çalışma yapılmamış olanlar.

Özellikle balarıları üzerinde yapılan çalışmalar bu böceklerin acı hissetme biçiminin insanların acı hissetme biçimine çok benzediğine işaret ediyor.

Her yıl böcek ilaçlarıyla çok sayıda böcek öldürülüyor. İlaca tepki olarak ölüm şekli boğulma, felç olma veya iç organların parçalanması şeklinde gerçekleşiyor.

Hayvanların acı çekmemesi gerektiği prensibinin böcekler için genelde göz ardı edildiğine yönelik ciddi iddialar, son zamanlarda dile getirilmeye başlandı. Bunun nedeni olaraksa, böceklerin çok basit yapıda ve ortalama ömürlerinin çok az olduklarının düşünülmesi. Ancak böceklerin de acı hissettiklerine dair kanıtların sayısı gün geçtikçe artıyor.

Bal arılarının acı çektiği kanıtlandı.

Böcekler acı çekiyor mu?

Böcekler acı hissediyorsa, böcek çiftçiliği ve haşere kontrolü kitlesel acılara neden oluyor demektir. Yine de hayvan refahı tartışmaları ve yasaları neredeyse evrensel olarak böcekleri görmezden geliyor. Bunun bir nedeni, tarihsel olarak, böceklerin genellikle çok basit ve çok kısa bir yaşam süresi olarak görülmesi. Ancak böceklerin acıyı hissettiklerine dair kanıtlar birikmeye devam ediyor.

Aslında böceklerin acı hissedip hissetmediği sorusunu cevaplamak zor. Ağrı doğası gereği özel bir deneyim. Söz konusu varlık konuşamadığında ağrıyı teşhis etmenin zorluğu, bebeklerle örneklendiriliyor. 1980'lerde pek çok cerrah, bebeklerin ağrı hissetmeyeceğine inanıyordu ve nadiren anestezi kullanıyorlardı. Çünkü bebeklerin çığlık atma ve kıvranma gibi bariz tepkilerinin "sadece refleks" olduğunu düşünüyorlardı.

Halen bebeklerin acı hissettiklerine dair bir kanıtımız olmasa da, çoğu uzman artık bunu kesinlikle kabul ediyor.

Acısını doğrudan iletemeyen herhangi bir varlık için, sağduyuya ve olasılığa güvenmemiz gerekir. Ne kadar çok ağrı göstergesi bulunursa, olasılık o kadar yüksek oluyor. Hayvanlar arasında tutarlı kriterler kullanmak ve bir inek veya evcil köpekte kullanılanla aynı davranışsal ağrı göstergelerini böceklerde aramak gerekiyor.

Bunu yapan bilim insanları, ilk aşamada bal arılarının acı çektiğini ispatlamayı başardı. Yani, şimdilik geniş bir denek grubu söz konusu olmasa da, böceklerin de acı çekebildiklerini biliyoruz.

Sonraki Haber

Forum