Artan mobil iş gücü, güvenliği tehdit ediyor

Ağ ve bilgi güvenliği şirketi Check Point, gerçekleştirdiği global güvenlik araştırmasının sonuçlarını duyurdu. Araştırmaya göre IT güvenliği yöneticileri önümüzdeki yıl ağlarına bağlanan kullanıcı sayısında önemli artış olmasını beklerken, %54'ü özellikle uzak kullanıcı sayısında artış beklediklerini belirtiyor. Araştırma, kurumlar büyüdükçe IT yöneticilerinin mobil verinin ve karmaşık IT ortamlarının güvenliğini sağlamada daha çok zorlukla karşılaştıklarını gösteriyor. Belirtilen en önemli kaygılar ise veri kaybı, kullanıcı yönetimi, cihaz kaybı veya çalınması ve güvenliksiz kablosuz ağlara bağlanılması.

Check Point Genel Müdürü Coşkun Göktan, "consumerization" (tüketici elektroniğinin iş hayatına girmesi) ve mobil bilişimin artık birçok kurum için bir eğilim olmaktan çıkıp, bir yaşam biçmi haline geldiğinin ve gerek kurumsal gerekse kişisel cihazlardan giderek daha fazla sayıda çalışan ve iş ortağının, daha fazla iş uygulaması ve kurum verisine ulaşabildiklerinin altını çiziyor. Göktan "Birçok kurum hala kişisel laptop'ların ve akıllı telefonların işte kullanımının güvenliğini sağlamak ile ilgili adamakıllı planlar oluşturmuş değil. Bu zaafiyetin çözümü, mobil verinin güvenliği için uygun teknoloji ve kullanıcı bilincinin kombinasyonundan geçiyor." diyor.

Araştırmanın sonuçları

Dünyanın dört bir yanından 220'den fazla IT güvenliği yöneticisi ile gerçekleştirilen araştırmaya göre kurumların %64'ü artan uzak kullanıcı sayısının hassas verilerin ifşasına neden olmasından endişe duyuyor. Ne var ki mobil iş gücünün istikrarlı bir şekilde artıyor olmasına rağmen araştırmaya katılanların %70'i kurum laptop'larını korumak için veri şifreleme kullanmadıklarını, %87'si de USB veya taşınabilir ortamları şifrelemediklerini belirtiyorlar. Bu durum kurumların büyük bir çoğunluğunu, kayıp veya çalıntı cihazlardan kurum ağına yetkisiz bağlantı tehdidi ile karşı karşıya bırakıyor.

Bununla birlikte, mobil iş gücündeki artışa paralel olarak, kurumların %52'si taşınabilir bilgisayarlarında VPN istemcisi bulunduğunu ve önümüzdeki yıl disk şifreleme (%23), şifreli USB (%20) ve DLP (%17) kullanmaya başlayacaklarını belirtiyor. Ayrıca kurumların %54'ü önümüzdeki iki yıl içerisinde Windows 7'ye geçmeyi planlıyorlar. Sonuç olarak kurumlar uç nokta güvenliğini konsolide etmeyi ve tüm sistemlerini en güncel güvenlik ile donatmayı hedefliyorlar.

Check Point'in bu araştırması, özellikle 500'den fazla personeli bulunan kurumların, ağ seviyesinden uç noktaya altyapılarının güvenliğini sağlamak için ortalama dokuz farklı üretici ile çalıştıklarını, bunun da güvenlik yönetiminde zorluklara yol açtığını gösteriyor. Bir düzineden fazla farklı güvenlik çözümünü bir arada kullanan kurumlar ise, genellikle her biri belli bir noktaya odaklı bu çözümler arasında güvenlik delikleri bırakan karmaşık yapılar ile karşı karşıya kalıyorlar.

Check Point güvenlik araştırması Eylül 2010'da, Amerika, Avrupa, Asya Pasifik ve Orta Doğu bölgelerinden 220'yi aşkın IT güvenlik yöneticisinin katılımı ile gerçekleştirildi. Örneklem küçük ve orta ölçekli işletmelerden büyük kurumlara geniş yelpazede ve finans, sanayi, kamu, telekom, eğitim ve sağlık gibi farklı sektörlerden kurumları temsil ediyor. Check Point Genel Müdürü Coşkun Göktan, mobil veri güvenliğinin uzun yıllardır Check Point'in önemli bir önceliği olduğunu ve sektöre sadece mobil veriyi korumakla kalmayıp, IT yöneticilerinin işlerini kolaylaştırırken mobil çalışanların önünü açan yenilikçi çözümler sunmaya devam edeceklerini belirtti.

Basın bülteninden derlenmiştir.