Android Wear'ı inceledik!

Android Wear'ın amacı, telefonunuzdaki uyarıları bileğinizi donatan yeni akıllı saatlerden birine taşımak. Samsung Gear Live ve LG G Watch olmak üzere, şimdiye kadar iki Android Wear saatiyle tanıştık; Motorola'nın şık Moto 360'ı ise sırada bekliyor.

Piyasadaki bu iki saat de mesaj alabiliyor, yol tarifi yapabiliyor ve Google Now stili uygulama uyarıları sunabiliyor. Bu özelliğiyle Android Wear, Pebble, Samsung Gear 2 ve Gear 2 Neo'ya hemen rakip oluyor.

Ancak bunlar yeterli değil. Google'ın akıllı saat ekosistemi her ne kadar akıllıca tasarlanmış olsa da, iyi donanım ve iyi uygulamalara ihtiyacı var. Platform, şu an sadece küçük bir kesimin ilgisini çekecek nitelikte.

Kurulum

Kurulum

Android Wear'ınıza bir uygulama indirmekle saatinizi ilk kez açmak, birbiriyle eşdeğer şeyler. Saatinizi ilk açtığınızda keyfiniz 5 dakika geç kalıyor çünkü akıllı telefonunuza Bluetooth 4.0 üzerinden bağlanıp, firmware güncellemesini indirmek zorundasınız.

Bu düşük güç tüketimli bağlantı olmadan saatiniz düzgün çalışmıyor. Onu kapatıp açtığınızda bağlantınız yoksa, doğru saati görmeniz bile mümkün olmayabilir. Örneğin toplantınıza 10 dakika geç kalabilirsiniz.

Çoğu kullanıcı, akılı saatlerin telefonun yerini alacak bir cihaz olmasını bekliyor. Ancak SIM kartlar, henüz bu teknolojiyi sunmuyorlar. Android Wear'ın telefon bağımlılığı, aslında kötü bir şey değil. İkinci bir fatura ödememek ve yeni uygulamalara telefonunuzdan bakmak, güzel şeyler.

Yeni uygulamaları saatin minicik ekranında yüklemeye çalışmaktansa, telefondan yüklemek, çok daha kolay. Android Wear kurulumunu tamamladıktan sonra yükleyebileceğiniz 40 uygulama var.

Arayüz

Arayüz

Android Wear arayüzünü kullanmanın bir akıllı telefonda Google Now kullanmaktan çok büyük bir farkı yok. Tek fark, ekranın daha küçük olması.

Kart tabanlı menüde parmağınızı aşağı ya da yukarıya doğru sürükleyerek saate ve tarihe, takvime ve yüklediğiniz diğer uygulamaların uyarılarına ulaşabiliyorsunuz. Parmağınızı sola sürüklediğinizde uygulamanın derinliklerine ulaşabiliyor, sesinizle mesaj gönderebiliyor ve "telefonda aç" işlevini kullanabiliyorsunuz.

Menüyü sağa sürüklediğinizde bilgi kartını gizlemiş oluyorsunuz. Yeni bir bilgi geldiğinde kart yine görünür hale geliyor.

Android Wear, hangi takımı tuttuğunuzu Google'da yaptığınız aramalardan kestirip size maç sonuçlarını gösterebiliyor. Ancak bu işlev, şu an Türkiye'de sunulmuyor. Evinize ve işinize kaç dakikada ulaşacağınız bilgisi gösteriliyor. Ancak burada da trafik bilgileri işin içine katılmadığından, tahmini dakika pek isabetli olmuyor.

Ses tanıma

Ses tanıma

Android Wear, dokunmadan, sesle çalışabilecek şekilde geliştirilmiş. Yani platformu kullanan tüm saatler, "okay, Google" komutuna cevap veriyorlar. Platform Türkçe dili desteklemediğinden, şimdilik İngilizce komutları kullanmanız gerekiyor.

Bu komutun çalışabilmesi için önce saati "açmanız" gerekiyor. Bu sayede yanınızdaki masum yabancı kişilerin veya daha ziyade şakacı arkadaşlarınızın telefonunuza burnunu sokmasını engellemiş oluyorsunuz.

Normalde "sönük" olarak sürekli çalışan Android Wear'lı saatinizi uyandırmak için, saate bakarmışcasına bileğinizi kaldırmanız veya dokunmatik ekrana dokunmanız gerekiyor. Samsung Gear Live ve Moto 360, aynı işlevi gören bir düğmeye de sahip. LG G Watch'ta herhangi bir düğme bulunmuyor. Bu, saatin geleceğe yönelik olduğunu düşünmenizi sağlayabilir, ancak düğmenin yokluğu bazı durumlarda canınızı sıkabiliyor.

Arama yapmak, günlük adım sayınızı görmek, kalp ritminizi ölçmek, yeni hatırlatıcı oluşturmak, yol tarifi almak, timer veya alarm ayarlamak için izleyebileceğiniz en kolay yol, "okay, Google" demekten geçiyor."

Sesinizi kullanarak SMS veya eposta göndermeniz mümkün, ses tanıma teknolojisi kişilerinizin isimlerini algılayıp işinizi kolaylaştırabiliyor.

Saat tasarımları

Saatler

Saati söyleyen farklı arayüzler sayesinde Android Wear'ın modern arayüzü, klasik kol saatleriyle buluşuyor. Örneğin Samsung Gear Live, 14 eşsiz saat seçeneğiyle geliyor. Saatlerin çoğu basit bir görünüme sahip, ancak birkaçı kendilerine aşarak saate göre değişen arka planlar sunabiliyorlar.

Bizce saat seçeneklerinin kısa zamanda artırılması gerekiyor. Google, bu sene yayınlanacak kullanımı kolay face API'sı sayesinde geliştiricilerin kendi saatlerini yapabileceklerini söylüyor.

Buna gerçekten ihtiyaç var çünkü Android Wear'da beğeneceğiniz birçok saat tasarımı olsa da renkleri değiştiremiyor veya tarih gösterilmiyorsa, onu ekleyemiyorsunuz.

Dolayısıyla renksiz olsa da, Pebble şu an için daha zengin saat tasarımı seçeneklerine sahip.

Uyumluluk

Akıllı telefonunuzun Android Wear'la uyumlu olma ihtimali yüksek. Platform, Android 4.3 Jelly Bean, Android 4 KitKat ve Android L beta sürümüyle uyumlu.

Ancak Google'ın platformu, kendisini iPhone'lara açacak kadar ileri gitmiyor. Şu an Android Wear'ın desteklediği hiçbir iOS cihazı bulunmuyor. Dolayısıyla Motorola'nın şık Moto 360'ı çıktığında Apple iPhone sahiplerinin ona imrenerek bakmaktan veya iWatch'u beklemekten başka çaresi olmayacak.

Uygulamalar

Uygulamalar

Android Wear, 4GB'lık geniş bir depolama alanına sahip. Ancak bu alanı uygulamalarla doldurmanız mümkün değil, çünkü şu an sadece 40 akıllı saat uygulaması var.

Tanınmış uygulamalar arasında görevleri otomatikleştiren IFTTT ve Evernote var. Bazı uygulamaların diğerlerinin daha önünde olduğunu söylemek mümkün. Android Wear, yeni şirketler için keşfedilmeyi bekleyen bir alan niteliğinde.

Bu arada her uyarı kartı için bir Android Wear uygulamasına ihtiyacınız olmadığını söyleyelim. Üçüncü parti eposta uygulamaları, Jawbone Up24 gibi fitness sayaçları, paket ulaştırma bilgileri ve Dropcam gibi güvenlik kameralarının uyarıları, Android Wear uygulaması olmadan da görüntüleniyorlar.

Facebook ve Twitter uygulamaları olmasa da, gönderilerinize yapılan yorumları görebiliyorsunuz. Telefonunuzun uyarı bölümünde gösterilen hemen hemen her uyarı, saatinizde de beliriyor.

Saatteki Google Maps uygulamasını kullanmak oldukça rahat ve kolay. Saatiniz, "turn-by-turn" yönlendirmelerini yaparken harita ve navigasyon, otomatik olarak telefonunuzun ekranına yansıyor. Google, ev adresinizi biliyorsa saatinize "Okay, Google, take me home" demeniz yeterli oluyor.

Bununla birlikte yol tarifini sesle iptal etmeyi tüm çabalarımıza rağmen başaramadık; saat sesli komutlarımızı dinlemek istemedi.

Karşılaştırma

Karşılaştırma

7 Temmuz'da çıkan Samsung Gear Live ve LG G Watch, Google'ın yazılımını tamamen aynı biçimde kullanıyorlar. Her ikisinde de TouchWiz gibi üreticiye ait herhangi bir arayüz yok.

Bu ise iki saat arasındaki farkın küçük donanım değişiklikleri olduğu anlamına geliyor. Her iki saatin tasarımı da, ne yazık ki olağanüstü değil.

Samsung'un saatinin daha üstün olduğunu söylemek gerekiyor. Bunda firmanın daha önceki saatleri Gear 2, Gear 2 Neo ve Galaxy Gear'ın payı olsa gerek. Gear Live, 320x320 piksel çözünürlüklü 1.63 inç Super AMOLED ekran ve bir kalp ritmi izleyicisiyle geliyor. Ağırlığı ise sadece 59 gram.

LG G Watch 1.65 inç'lik LCD IPS ekrana sahip. Çözünürlüğü 280x280 ancak görüntüler yine de net. Ancak saatte bir kalp ritmi izleyicisi bulunmuyor ve buna rağmen 64 gram ile rakibinden biraz daha ağır. LG'nin saatinin avantajlı bir yönü, 400mAh kapasiteli pilinin Samsung'a göre daha uzun dayanması. Testimizde 300mAh pile sahip Samsung'un saati 1 günü rahat çıkarırken LG'nin saati, 1,5 gün ayakta kalmayı başardı.

Pil ömrü, birinci nesil Android Wear saatlerinin en büyük eksisi. Her gece mutlaka şarj etmeniz gereken bir saati her gün tekrar giymek istemeyebilirsiniz. Bunun yanında özel Pogo şarj cihazları kolayca kaybolabiliyor. İki saat de 1 metrenin altında 30 dakika boyunca suya dayanabiliyorlar. Bu yüzden microUSB bağlantısına sahip değiller.

Kararımız

Kararımız

Android Wear, kolunuza taktığınız bir akıllı cep asla değil, ancak her gün görmek istediğiniz en önemli bilgileri kolunuza getiriyor. Uyarıları telefonu cebinizden çıkarmadan görebilmek gerçekten güzel. Sadece bunun için Samsung Gear Live ve LG G Watch'tan birine sahip olmayı düşünebilirsiniz

Pil ömrü, Android Wear'ın şu anki en büyük sorunu. Henüz ilk aşamalarında olan platformu destekleyecek ve potansiyelini ortaya çıkaracak donanım ve uygulamalar ise henüz bize sunulmuyorlar. Google Play'de birkaç iyi uygulama var, ancak Mint, Level Money, Uber gibi önemli eksikler de var.

Google Now'la çalışan cihaz, Google Glass'a göre kolunuzda daha pratik bir hissayata sahip. Ancak herkesin ilk nesil bir Android Wear saate sahip olması için bizce yeterli sebep ortada yok. Android Wear'ın elektronik cihaz kullanımınızı birkaç alanda kolaylaştıracağı doğru, ancak kusursuz olduğunu söyleyemeyiz.