Assassin’s Creed Shadows İncelemesi: Feodal Japonya’da Rafine Bir Suikast Deneyimi

Feodal Japonya’nın tanıdık unsurları da burada karşımıza çıkıyor. Onur peşinde koşan savaşçılar, yozlaşmış yöneticiler, terör estiren haydutlar... Evet, böyle baktığımızda bunların klişe olduğunu söylemesi güç değil, ama ilgi çekici detaylar sayesinde hikâye sizi içine çekmeyi başarıyor. Özellikle Sengoku döneminin kaotik atmosferi, klasik Assassin’s Creed komplo öğeleriyle örtüşüyor. Bu noktada Naoe tam aradığımız karakter olmuş diyebiliriz. Ancak tabii ki bir Ezio değil...

Diğer yandan Ubisoft’un Shadows’a biraz geç kaldığını kabul etmek gerek. Yıllardır Japonya’da geçecek bir Assassin's Creed oyunu beklenirken, Sengoku dönemini Sekiro ile derinden tatmış, Japonya heyecanını da Ghost of Tsushima ve Rise of the Ronin ile tatmin etmiştik. Dolayısı ile her 3 oyunu da oynamış biri olarak artık Assassin’s Creed’in Japonya’da geçiyor olmasının ek heyecan yaratmadığını da söylememiz lazım. En azından bizim için... Ancak bu, oyunun başarılı olduğu gerçeğini değiştirmiyor tabii ki.

Bir  diğer söylememiz gereken şey, oyunun hikayesini Kill Bill’e benzetmenin kaçınılmaz olması... Ancak heyecanı kaçırmamak için hikaye ile ilgili daha fazla bir şey söylemeyeceğiz.

Forum