Oyun vardır, bir de "Oyun" vardır. Kimi yapımlar bazılarının beğenisini toplarken, kimi yapımlar birçoklarının. Bir de öyle oyunlar vardır ki en oynamıyorum diyen bile, merak etmiyorum diyen bile bir şekilde onlar hakkında bilgiye sahip olur. Basılı yayınlar yoluyla, internet yoluyla ya da ufak bir arkadaş muhabbet esnasında... Hiç fark etmez zira Battlefield gibi bir isime kulaklarınızı kapatamazsınız. Duyma probleminiz olmadığı sürece onun hakkında sürekli bir şeyler gelecek kulağınıza ve siz de biliyorsunuz ki bu yazıyı okurken, hiçbir şey duymadıysanız bile onu varlığından haberdardınız. Evet, Battlefield serisi uzun yıllardır aramızda ama onu bu kadar müthiş yapan, bu kadar reklam markası olmasını sağlayan esas değişiklik, modern zamanlara attığı adım ile geldi. Daha doğrusu, modern zamanlara attığı adım ile geçmişteki multiplayer deneyimini bir araya getirince, tadından yenmez bir yapım çıktı karşımıza. Pek tabii bu güzide karşımın içerisine bir de firmanın itinayla ürettiği grafik motorunu da eklemek lazım zira o olmadan Battlefield 4'ün adını bile göremezdik belki de. Tüm bu güzelliklerin arasında, bilinen en büyük rekabet ortamını da unutmamak lazım! Malumunuz Call of Duty serisi de son yıllarda bir hayli sağlam basıyor yere ama bu sefer, öyle görünüyor ki Battlefield 4 son sözü söyleyen olacak gibi duruyor...
Her yer savaş, her yer duman
Battlefield 4, bir önceki yapım olan Battlefield 3'ün direk olarak devamı şeklinde karşımıza çıkıyor. Her ne kadar eski oyunlarda olduğu gibi tek kişilik bir senaryoya sahip olsa da onu esas özel kılan online multiplayer opsiyonları. Geçtiğimiz ay içerisinde açılan Online Beta testinde bir sağa bir sola koşturduğumuz oyun, gözlemlediğimiz eksiklerinden tamamen arınmış durumda. Tek kişilik senaryodan birazcık bahsetmeden, hemen en güzel kısmına geçmeyelim. Tıpkı önceki oyunlarda da olduğu gibi, tek kişilik senaryoda birden fazla mekan ve ülkede geziniyoruz. En büyük farklılıklar, bölümlerin tam anlamıysa sanbox stili yaratılması ve oyunculara görevlerini tamamlamakta büyük özgürlük tanıması. Sandbox dinamiğinin yüzde yüz desteklendiğini göstermek için de oyuna üç ayrı son eklenmiş bulunuyor. İlla ki bir noktada benzeri hareketleri yapıyoruz ama genel yapı içerisindeki seçimlerimizle şekillenen farklı sonlar ile oyunun tek kişilik senaryosu bile oynanabilirliğini daha uzun tutmayı başarıyor. Bölümler içerisinde bulunan Collectible Dog Tags ile o eski toplanabilir silah mantığı yeniden aramıza dönmüş bulunuyor. Her bölüm içerisinde bulunan silah kutuları aracılığı ile bolca mermi ve yeni silaha ulaşabiliyoruz. Temelde genel geçer silahlarla bezeli olan kutulardan, bölüm içerisinde edindiğimiz bronz, gümüş ve altın ödüllerle farklı silahlara ulaşmamız işten bile değil.
Özlenen tek kişilik, doyurucu senaryo
Tek kişilik senaryomuz 2020 yılında, önceki oyundan tam altı yıl sonra geçiyor. İran-Amerika savaşının ardından, Birleşik Devletler ile Rusya arasındaki gerilim yine yükseliyor. Bu arada baş kötü rolündeki Admiral Chang, Çin hükümetini devirmeyi planlıyor ve bu iş için ilk olarak Jin Jie'nin suikastını planlıyor ki kendisi Çin'in gelecekteki lider adayı ve barışın en büyük temsilcisi olarak görülüyor. Eğer bu plan başarılı olursa, Rusya Çin'in tam desteğini alacak. Tabii Amerika'ya karşı olan savaşta böyle bir ortaklıktan daha korkuncu düşünülemez! Bizler de Tombstone bölüğünden, Çavuş Daniel Recker'ı kontrol ediyoruz. Ekibimizdeyse William Dunn, Kible Graves ve Clayton Pakowski bulunmakta. Malumunuz, her biri farklı bir sınıfa ait. Tek amacımızsa Chang'ı önü geçilemez bir savaş çıkarmadan önce durdurmak. Tombstone ekibi olarak gezdiğimiz ülkeler, Baku, Shanghai, South China Sea, Singapore, Kunlun Mountains, Tashgar ve Suez olarak sıralanıyor. Tek kişilik bölümler boyunca ziyaret ettiğimiz her yeni ülke, içerisinde bambaşka haritalara ve savaş alanlarına sahip. Grafik optimizasyonlarının en üst seviye kullanıldığını farklı bölgelerde rahatlıkla görebiliyoruz. Özellikle ufuk çizgisi ve çevreye dağılan detaylar muazzam kalitedeler. Bu arada ufak bir ipucu da verelim; az önce bahsettiğimiz Dog Tag'ler normalde gitmeyeceğimiz noktalarda bulunuyorlar. Her haritada iki - üç adet bulunan künyelere ulaşmanın en kolay yolu, "Audio Trigger"ları dinlemek... BF4 ile gelen modlarsa şu şekilde sıralanıyorlar: Conquest, Defuse, Domination, Obliteration, Rush, Squad Deathmatch ve Team Deathmatch.
Silah seçenekleri yine bol keseden
Battlefield 4 de klasik Battlefield serilerinde olan dört farklı sınıf sisteminden vazgeçmiyor. Özellikle üçüncü oyunda bu sistemin ne kadar efektif olduğunu hep beraber deneyim etmiştik ve açıkçası bizler için de aynı dört sınıfa sadık kalınması çok doğru bir karar oldu. Bilmeyenler için kısaca hatırlatmak gerekirse, Assault; Carbines, DMR, Shotgun, Assault Rifle gibi silahları kullanabilen, düşenin kaldırabilen bir sınıfken, Engineer daha ziyade dost zırhlıları tamir edebilen düşman zırhlılarını havaya uçurabilen bir sınıf. PDW, Carbine, DMR ve Shotgun sınıfın spesifik silahlarını oluşturuyor. Support ise adından da anlaşılabileceği üzere destek sınıfı. Heavy Gunner olarak en ağır silahları sırtlanabilen sınıf, ekibe sağladığı mühimmat ile ön plana çıkıyor. Recon ise Sniper Rifle kullandığı gibi uzak mesafelerden takım arkadaşlarını uyarabilen tek sınıf. Özellikle arkadaş arasında, yan yana ya da ses üzerinden oynanan oyunlarda Recon'un değeri apayrıdır. Oyundaki her silahın en az yedi farklı gelişmiş versiyonu mevcut. Düşünün sadece el bombası kategorisi bile yediye ayrılmış durumda. Yeni silahlara ulaşmak içinse esasen yapmamız gereken alakalı silah ile yeterli puanı toplamak. Misal, PDW ile 4.000 puana ulaştığımız zaman PP-2000 menümüze ekleniyorken, 11.000 puanda UMP-45'e ulaşabiliyoruz. Bu arada bazı silahların özel versiyonları, tek kişilik senaryoda son bölümü tamamladıktan sonra açılıyor. Misal LMG sersinin en kuvvetli silahlarından M249 gibi...
Konu multiplayersa, BF4 doğru adres
Silahlardan girdik, araçlardan devam edelim sevgili okur. 64 kişilik devasa haritalardan bahsettiğimiz BF4 içerisinde, pek tabii ilk oyunundan beri araçlar eksik olmuyor. Bir dönemin efsane zorluğa sahip olan helikopter kullanımı artık çok daha kolay... Genel kolaylaştırmanın yanı sıra, oyuna yabancı olanların da düşünüldüğü harika bir Test Range ile bizlere el sallıyor BF4 içerisinde. Bu sayede oyuna girmeden önce araçların ne şekilde kontrol edildiklerini deneyip ediyor ve savaşın ortasında etrafa yüzüne ışık tutulmuş tavşan gibi kalmıyoruz. Bir diğer ipucumuz da burada gelsin. Oyunun geliştirilen grafik motoru sayesinde savaş alanları bir hayli detaylandırıldı. Nereden, neyin geleceğini anlamak bir hayli zor o yüzden başta tank kullanımı olmak üzere, cihazlar üzerinde antrenman yapın. Hem sizin için, hem de takım arkadaşlarınız için ziyadesiyle kritik bir durumdan bahsediyoruz. Cihazlara gelecek olursak, tek tek sayarak bitirebilir miyiz listeyi bilemiyoruz ama kabaca bakacak olursak; uçak olarak AC-130 Gunship ile listeye başlayabiliriz. Akabinde, hücum helikopteri olarak AH-1Z Viper, Mi-28 Havoc ve Z-10W ile listeye devam etmemiz mümkün. Ana hücum tankları arasındaysa M1 Abrams, T-90A ve TYPE 99 MBT bulunmakta. Bot kısmındaysa RHIB Boat, hızlı saldırı gemileri arasındaysa DV-15 ve RCB gibi cihazlar bize göz kırpıyorlar. Saldırı Jetleri, görünmez Jetler, Piyade zırhlıları, transport zırhlıları, uçak savar cihazları ve daha niceleri... Anlayacağınız BF4 yine tam takım sahaya inmiş durumda.
32'ye 32 BF4 deneyimini yaşamak lazım
Gelelim işin multiplayer kısmına. Efendim, BF4 tam tamına yedi farklı multiplayer moda ve 10 adet farklı haritaya sahip. Oyunu Xbox 360 ve PS3 üzerinden oynayacaklaraysa kötü bir haberimiz var zira onlar için en kalabalık oyun modu 12'ye 12 şeklinde gerçekleşecek. PC, PS4 ve Xbox One oyuncuları içinse BF4 deneyimi 32'ye 32 yani 64 kişilik devasa ekipler arasında deneyim edilebilecek. Multiplayer mod'lar esnasında seçilebilecek taraflar arasında, Amerika, Çin ve Rusya bulunmakta. Öncelikle üç farklı sunucu modelinden bahsedelim. Offical: Özellikle yeni oyuncular için hazırlanmış, Defuse game mod esnasında en çok 10 oyuncuya izin veren, harika bir deneme sunucusu. Ranked: Genel geçer sunucu ayarlarından daha farklı kurallara sahip bir mod ve Defuse game mod esnasında en fazla altı oyuncuya izin veriyor. Unranked: Defuse game mode için 16 kişiye kadar destek veren sunucu, oyuna göre şekil alan kurallara sahip. Haritalara bakacak olursa: Dawnbreaker, Flood Zone, Golmud Railway, Hainan Resort, Lancang Dam, Operation Locker, Paracel Storm, Rogue Transmission, Siege of Shanghai ve Zavod 311 gibi isimler görüyoruz. Pek tabii indirilebilir içeriklerle yepyeni haritaların oyuna ekleneceği de bir gerçek. Bizlerin en çok ilgisini çeken şüphesiz Commander Mode oldu. Uzun zamandır beklenen mod ile oyunun tam anlamıyla kontrolünü ele alıyoruz. Sunucuya harita üzerinden bağlandığımız mod esnasında, takımımızın tüm performansını görebiliyor, kendilerini ona göre yönlendirebiliyoruz. Takım liderlerine verebildiğimiz emirler sayesinde çok farklı bir oyun deneyimini yaşamamıza imkan tanıyan Commader mode için aynı zamanda bir adet de Tablet uygulaması bulunuyor. Bu arada hatırlatma, BF4 multiplayer'da Rank 10 olmadan Commander olmak mümkün değil, zaten olmasın da. Vakti geldiği zamansa "Commander Join" sekmesinden oyuna dahil olabiliyoruz. Yalnız unutmayın, aynı oyunda en fazla iki adet Commander bulunabiliyor. Intel Gathering, Supply ve All-Out Offense gibi üç farklı Commander modeli mevcut. Her birisi, takıma farklı şekillerde yardımcı oluyor. Anlayacağınız her şey oyunu okumaya odaklı!
BF4 bizden tam not almayı başardı. Zaten BF4'ü deneyim edip de başından kalkmak mümkün değil. Pek tabii, özellikle konsollardaki grafik detayları ile ultra ayarlardaki PC detayları arasında, gerçekten beş yıllık fark var. Yani gerçekten her yanı detaylarla bezenmiş böyle efsane bir oyunu mümkün mertebe PC üzerinde deneyim edin. PS4 ve XOne'ın bile PC detaylarının yanına ne kadar yaklaşabileceğine şüpheyle bakıyoruz. Sözün özü: Yine bir BF yine muhteşem bir oyun...